Zeminler, sürekli hareket halinde olan gezegenimizin en üst kısmını oluşturmaktadır. Yani üzerinde yürüdüğümüz. Evlerimizi ve diğer yapılarımızı inşa ettiğimiz, tarım yaptığımız katı en üst kısımdır.
Gezegenimizin iç kısımlarında tektonizmayı oluşturan, önceki yazımızda da değinmeye çalıştığımız bir takım mekanik unsurlar bulunmaktadır. Bu mekanik unsurlar aynı zamanda zeminler üzerinde de doğal olarak çeşitli etkiler oluşturmaktadır. Tabii zeminlerin mekaniğinde tektonizma tek başına bir unsur değildir. Atmosferik olarak gerçekleşen yağışlar ve rüzgarlarda zeminlerin oluşumunda ve şekillenmesinde oldukça önemli rol oynarlar. Bu atmosferik olaylar kaya kütlelerinin aşınmasına, ayrışmasına ve aşınan malzemelerin başka yerlerde birikerek zeminlerin oluşmasına katkıda bulunmaktadırlar.
Yer yüzeyi dış dinamikler olarak adlandırılan ve aşağıda verilen olaylar ile şekillenmektedir. Bunlar;
Ayrışma
Yer yüzeyi üzerinde yer alan kaya kütleleri su, hava ve sıcaklık değişimleri gibi çeşitli etkilerle sürekli değişime uğramaktadır. Bu kaya kütleleri üzerinde meydana gelen ayrışma olayı genel olarak fiziksel ve kimyasal ayrışma olarak ikiye ayrılmaktadır. Fiziksel ayrışma, yağışlar ve rüzgarların etkisiyle, donma çözülme gibi sıcaklık değişimleri ve kristal büyümesi, aşınma sonucu kütlelerin üzerindeki yükün kalkması gibi çeşitli jeolojik olayların etkisiyle oluşmaktadır. Kimyasal ayrışma ise oksitlenme, karbonatlaşma gibi çeşitli kimyasal olaylar neticesinde ortaya çıkmaktadır.
Aşağıda ayrışma ve aşınma ile ilgili çeşitli görseller verilmiştir.
Kütle hareketleri ve Heyelanlar
Yeryüzünde meydana gelen kütle hareketlerinin ana nedeni yerçekimi kuvvetidir. Yeraltı suyu seviyesinin yükselmesi, rüzgarlar gibi etkenler de bu hareketlerin meydana gelmesine yan unsurlar olarak katkı sağlamaktadırlar. Kütle hareketleri genellikle eğimli yüzeylerde yani yamaçlarda meydana gelmektedirler. Ayrıca insan kaynaklı yapılaşmalar, kazılar vs. bu hareketleri tetikleyebilmektedir. Kütle hareketlerinin birçok farklı çeşidi bulunmaktadır. Bunlar;
Yukarıda ki şekilde kaya düşmesine bir örnek verilmiştir. Çeşitli meteorolojik olaylar (Rüzgar, yağmur, don gibi) neticesinde kaya kütlelerinin ayrışmasıyla bu kütleler ana kayaçlardan ayrışırlar ve yerçekiminin de etkisiyle düşme olayını gerçekleştirirler.
Yukarıda ki şekillerde akma olayına örnek verilmiştir. Akma, topraklı veya taşlı topraklı zeminlerde zamanla su seviyesinin yükselmesine bağlı olarak meydana gelen bir kütle hareketidir. Belirtileri, şekil 5’ te de gösterildiği gibi elektrik direklerinin ve ağaç gövdelerinin eğrilmesi, istinat duvarlarının çatlaması, kırılması gibi gösterilebilir.
Zeminlerin, tabaka, çatlak, fay gibi süreksizlik zonlarında meydana gelen kütle hareketlerine kayma adı verilmektedir (Şekil 6). Bu süreksizlik zonlarının üstünde yer alan yumuşak toprak tabakası aşırı yağış gibi yer altı su seviyesini yükselten etkilerle meydana gelebildiği gibi depremler de bu olayı tetikleyebilmektedir. Yer altı su seviyesince doygun ve yeterli derecede eğime sahip bir tabaka, deprem etkisiyle harekete geçebilme potansiyeli taşımaktadır.
Yukarıda gösterilen olayda eğik düzlem boyunca herhangi bir hareket meydana gelmez. Yukarıda verilen diğer olaylardan farklı olarak burada bir dönme hareketi meydana gelmektedir ve dikey bloklar zamanla açısını değiştirerek devrilme olayını gerçekleştirirler. Sebepleri arasında kayaçların ayrışması, meteorolojik ve tektonik olaylar gösterilebilir.
Yukarıda ki şekilde çökme olayı gösterilmiştir. Bu olayda yer altında bulunan kireçtaşları gibi karbonatlı kayaçların su ile etkileşimiyle zamanla çözülmesi neticesinde yer altında meydana gelen boşluklar, üstte kalan kütleyi taşıyamaz hale gelir ve çökme olayı gerçekleşir. Bu olay neticesinde obruk ismi verilen çukurlar oluşmaktadır.
Heyelanlar
Heyelanın tanımı T.C. İçişleri Bakanlığı Afet ve Acil Durum Yönetim Merkezi (AFAD) tarafından şu şekilde yapılmıştır:
“Kayalardan, döküntü örtüsünden veya topraktan oluşmuş kütlelerin, çekimin etkisi altında yerlerinden koparak yer değiştirmesine Heyelan denir.”
Yukarıda ki tanımda çekimin etkisi olarak yer çekimi kastedilmektedir. Heyelanların belirli bir geometrisi, bir oluşum mekanizması bulunmaktadır. Aşağıda genel olarak bir heyelanın nasıl bir sistemde oluşabileceğinin blok diyagramı gösterilmiştir.
Bir heyelanda kayma hareketinin başladığı noktaya “TAÇ” ismi verilmektedir. İlk kayma hareketiyle birlikte açığa çıkan kayma yüzeyine “ANA AYNA” ismi verilmektedir. Bu kayma hareketi içerisinde meydana gelen ikincil ve üçüncül kayma hareketlerinde oluşan kayma yüzeylerine ise “TALİ AYNA” ismi verilmektedir. Bu kayma hareketleri bir heyelanlı bölgede şekilde de görüldüğü gibi birbirlerine paralel olarak meydana gelirler. Hareket eden kütleye “ANA KÜTLE”, Bu hareketin meydana geldiği yüzeye ise “KAYMA YÜZEYİ” veya “KAYMA KAMASI” denilmektedir. Kayan kütle topuk ismi verilen noktada birikmeye başlar ve buradan sonra kayan kütle uç kısma doğru akma hareketi yapar. Genel olarak bir heyelan mekanizması bu şekilde işlemektedir. Aşağıda ülkemizde heyelan riski taşıyan bölgeler harita üzerinde gösterilmiştir.
Konuya eklenmiş linkleri görmek için kayıt olmalısınız.
Gezegenimizin iç kısımlarında tektonizmayı oluşturan, önceki yazımızda da değinmeye çalıştığımız bir takım mekanik unsurlar bulunmaktadır. Bu mekanik unsurlar aynı zamanda zeminler üzerinde de doğal olarak çeşitli etkiler oluşturmaktadır. Tabii zeminlerin mekaniğinde tektonizma tek başına bir unsur değildir. Atmosferik olarak gerçekleşen yağışlar ve rüzgarlarda zeminlerin oluşumunda ve şekillenmesinde oldukça önemli rol oynarlar. Bu atmosferik olaylar kaya kütlelerinin aşınmasına, ayrışmasına ve aşınan malzemelerin başka yerlerde birikerek zeminlerin oluşmasına katkıda bulunmaktadırlar.
Yer yüzeyi dış dinamikler olarak adlandırılan ve aşağıda verilen olaylar ile şekillenmektedir. Bunlar;
- Heyelanlar
- Taşkınlar
- Hortumlar
- Erozyon
- Ayrışma
- Çöl oluşumu
- Buzul hareketleri
- Fırtınalar
- Okyanus akıntıları şeklinde sıralanabilmektedir.
Ayrışma
Yer yüzeyi üzerinde yer alan kaya kütleleri su, hava ve sıcaklık değişimleri gibi çeşitli etkilerle sürekli değişime uğramaktadır. Bu kaya kütleleri üzerinde meydana gelen ayrışma olayı genel olarak fiziksel ve kimyasal ayrışma olarak ikiye ayrılmaktadır. Fiziksel ayrışma, yağışlar ve rüzgarların etkisiyle, donma çözülme gibi sıcaklık değişimleri ve kristal büyümesi, aşınma sonucu kütlelerin üzerindeki yükün kalkması gibi çeşitli jeolojik olayların etkisiyle oluşmaktadır. Kimyasal ayrışma ise oksitlenme, karbonatlaşma gibi çeşitli kimyasal olaylar neticesinde ortaya çıkmaktadır.
Aşağıda ayrışma ve aşınma ile ilgili çeşitli görseller verilmiştir.
Konuya eklenmiş linkleri görmek için kayıt olmalısınız.
Konuya eklenmiş linkleri görmek için kayıt olmalısınız.
Konuya eklenmiş linkleri görmek için kayıt olmalısınız.
Kütle hareketleri ve Heyelanlar
Yeryüzünde meydana gelen kütle hareketlerinin ana nedeni yerçekimi kuvvetidir. Yeraltı suyu seviyesinin yükselmesi, rüzgarlar gibi etkenler de bu hareketlerin meydana gelmesine yan unsurlar olarak katkı sağlamaktadırlar. Kütle hareketleri genellikle eğimli yüzeylerde yani yamaçlarda meydana gelmektedirler. Ayrıca insan kaynaklı yapılaşmalar, kazılar vs. bu hareketleri tetikleyebilmektedir. Kütle hareketlerinin birçok farklı çeşidi bulunmaktadır. Bunlar;
- Düşme
- Akma
- Heyelan
- Kayma
- Devrilme
- Çökme
Konuya eklenmiş linkleri görmek için kayıt olmalısınız.
Yukarıda ki şekilde kaya düşmesine bir örnek verilmiştir. Çeşitli meteorolojik olaylar (Rüzgar, yağmur, don gibi) neticesinde kaya kütlelerinin ayrışmasıyla bu kütleler ana kayaçlardan ayrışırlar ve yerçekiminin de etkisiyle düşme olayını gerçekleştirirler.
Konuya eklenmiş linkleri görmek için kayıt olmalısınız.
Yukarıda ki şekillerde akma olayına örnek verilmiştir. Akma, topraklı veya taşlı topraklı zeminlerde zamanla su seviyesinin yükselmesine bağlı olarak meydana gelen bir kütle hareketidir. Belirtileri, şekil 5’ te de gösterildiği gibi elektrik direklerinin ve ağaç gövdelerinin eğrilmesi, istinat duvarlarının çatlaması, kırılması gibi gösterilebilir.
Konuya eklenmiş linkleri görmek için kayıt olmalısınız.
Zeminlerin, tabaka, çatlak, fay gibi süreksizlik zonlarında meydana gelen kütle hareketlerine kayma adı verilmektedir (Şekil 6). Bu süreksizlik zonlarının üstünde yer alan yumuşak toprak tabakası aşırı yağış gibi yer altı su seviyesini yükselten etkilerle meydana gelebildiği gibi depremler de bu olayı tetikleyebilmektedir. Yer altı su seviyesince doygun ve yeterli derecede eğime sahip bir tabaka, deprem etkisiyle harekete geçebilme potansiyeli taşımaktadır.
Konuya eklenmiş linkleri görmek için kayıt olmalısınız.
Yukarıda gösterilen olayda eğik düzlem boyunca herhangi bir hareket meydana gelmez. Yukarıda verilen diğer olaylardan farklı olarak burada bir dönme hareketi meydana gelmektedir ve dikey bloklar zamanla açısını değiştirerek devrilme olayını gerçekleştirirler. Sebepleri arasında kayaçların ayrışması, meteorolojik ve tektonik olaylar gösterilebilir.
Konuya eklenmiş linkleri görmek için kayıt olmalısınız.
Yukarıda ki şekilde çökme olayı gösterilmiştir. Bu olayda yer altında bulunan kireçtaşları gibi karbonatlı kayaçların su ile etkileşimiyle zamanla çözülmesi neticesinde yer altında meydana gelen boşluklar, üstte kalan kütleyi taşıyamaz hale gelir ve çökme olayı gerçekleşir. Bu olay neticesinde obruk ismi verilen çukurlar oluşmaktadır.
Heyelanlar
Heyelanın tanımı T.C. İçişleri Bakanlığı Afet ve Acil Durum Yönetim Merkezi (AFAD) tarafından şu şekilde yapılmıştır:
“Kayalardan, döküntü örtüsünden veya topraktan oluşmuş kütlelerin, çekimin etkisi altında yerlerinden koparak yer değiştirmesine Heyelan denir.”
Yukarıda ki tanımda çekimin etkisi olarak yer çekimi kastedilmektedir. Heyelanların belirli bir geometrisi, bir oluşum mekanizması bulunmaktadır. Aşağıda genel olarak bir heyelanın nasıl bir sistemde oluşabileceğinin blok diyagramı gösterilmiştir.
Konuya eklenmiş linkleri görmek için kayıt olmalısınız.
Bir heyelanda kayma hareketinin başladığı noktaya “TAÇ” ismi verilmektedir. İlk kayma hareketiyle birlikte açığa çıkan kayma yüzeyine “ANA AYNA” ismi verilmektedir. Bu kayma hareketi içerisinde meydana gelen ikincil ve üçüncül kayma hareketlerinde oluşan kayma yüzeylerine ise “TALİ AYNA” ismi verilmektedir. Bu kayma hareketleri bir heyelanlı bölgede şekilde de görüldüğü gibi birbirlerine paralel olarak meydana gelirler. Hareket eden kütleye “ANA KÜTLE”, Bu hareketin meydana geldiği yüzeye ise “KAYMA YÜZEYİ” veya “KAYMA KAMASI” denilmektedir. Kayan kütle topuk ismi verilen noktada birikmeye başlar ve buradan sonra kayan kütle uç kısma doğru akma hareketi yapar. Genel olarak bir heyelan mekanizması bu şekilde işlemektedir. Aşağıda ülkemizde heyelan riski taşıyan bölgeler harita üzerinde gösterilmiştir.
Konuya eklenmiş linkleri görmek için kayıt olmalısınız.